bugün

entry'ler (21)

sharlatan

ne istediğini anlamadığımız (çoğul yazıyorum çünkü tekil yazınca sözlük yönetimi subjektiviteden dolayı silme cezası veriyo) yazar. gerçekten nasıl bi dünya istediğini bilsek belki bi anlam kazanır yazdıkları.

olmeca

başına 3 kişi oturduğumuz güzel desenli kare şişe. diğer iki eleman önceden içtikleri biralar yüzünden çoktan sızdı. takribi 6-7 shot kaldı. sanırım kalanı da bitirdikten sonra ben de sızacağım. güzelmiş beaaa.

keloğlan karaprens e karşı

aynı gün, aynı saatte, iki kanalda birden verilince "mehmet ali erbil'in yeniden yukarılara çıkarılmasına mı çalışılıyor acaba?" diye düşündüren film. *

balyozlu kurtarma oyunu

hep geç kalıp kaybediceğimi düşündüüm oyun.

iğrenç espriler

-emaye tencere?
-no i'm not!!! *

denizli şivesi

yöre halkının, birbirlerini lakaplarıyla anarak anlattığında dadından yinmez olan şive.

gaşıgaralaaan hatmana aaşa * *
gıçıgırıklaan mıstıva ali * *
yımırta yimezleen ibraam * *

gothic evil

beni de karşılayan hoş gelmiş kişisi.*

insan nasil da degisiyor

(bkz: rte)
(bkz: tayyip)
(bkz: recep tayyip erdoğan)

osuruk sonrası açıklamalar

iyi insanın içinde kötü şey durmaz*

yanlış anlaşılmış şarkı sözleri

yürekler alınmaz dünya parayla
çimlenmiş kaderi duayla.**

doğrusu:
yürekler alınmaz pulla parayla
kim yenmiş kaderi duayla*

(bkz: şebnem ferah)

tayyip erdogan in ozur dilemesi

öylesine güzel bir ülkede olduğumuzu gösteren durumdur.

öylesine güzel ki, başbakanımız yaptığı hatalar, söylediği kötü sözlerden dolayı arada bir özür diliyor ve ülkecek mutlu, mesut, dertsiz, tasasız hayatımıza devam ediyoruz.

ama bu masal ülkesi sadece;
açlık ve yoksulluk sınırının dışında kalan, işsizlik ve suç oranını istatistikler arasında öylesine görüp (hatta görmeyip) geçen, düşünmeyi ve yorumlamayı bilmeden öss, oks'de tükenen gençler ve çocukların okul önlerinde birbirini öldürmelerine anlam veremeyen, dağlarda birbirini vuran insanları birer sayıdan ibaret sayan ve sayıları hepi topu bikaç yüz bini geçmeyen insanlar için var.

geri kalanlar ise harcayan ve harcananların meydanı.
harcayanlar düzenden memnun oyunlarını kendi kurallarına göre ve de hakkını vererek oynuyorlar.
harcananlar, sadece harcanıyorlar.

dilenen (aslında lutfedilen) özür ise, kafasına göremediği bi odunla fazla sık vurulduğu için kıpırdanmaya başlayan toplumun, yine o odunu tutan el tarafından okşanıp yatıştırılma çabası.

bi gün masal biter mi? o odun el değiştirir mi?
hayır!
ama belki?
hayır...

kaçmak istemek

(bkz: kaçmak isteyip kaçacak yeri olmamak)

eskişehir

havası soğuk, ortamı çok güzel şehir.
iç anadolu şehirlerini bir kenara bırakın, marmara veya ege şehirlerinin çoğundan daha açık fikirli şehir.

cami imamiyla cehennemde karsilasmak

cehennemde de rahat yok be kardeşim dedirtecek durumdur.

dahi anlamına gelen de ayrı yazılır

yazması çok kolay olan fakat yazılmadığında belki de tüm cümlenin anlamını yok eden basit ve de etkili dilbilgisi elemanı.

renault fairway

hızlandıkça tırsıtır.
adrenalin kaynağıdır. yolda tutmak zordur.
90-100 le giderken bi çakıl taşı değse yoldan çıkacak gibidir.

datça

deniz, rüzgar, rakı, kavrulmuş badem içi... oooof offf.

öyle virajlı bir yolu vardı ki (umarım hala öyledir) başka bir dünyaya gitmiş gibi oluyor insan.

koyları ve salaş pansiyonları da çok güzeldi.

çin seddi bitiminde türklerin ilk tepkisi

alperen: ulu kağanımız çinliler boydan boya duvar örmüş.
kağan: azimle s.çan duvarı deler.
alperen: tabi yaa.

bunyesinde keyif verici madde iceren yazar

keyif veren, bağımlılık yaratan???

aman dikkat! telekom u-sözlüğe de erişimi engellemesin.

ice tea yok nestea vereyim

daha leziz olan icetea'nin coca-cola'nın dağıtım ağı üzerinden pazarlanan dandik nestea'ye harcatılması nedeni ile sık sık karşılaştığım salak cümle.